Akciğer Kanseri, tüm dünyada kanser ölümlerinin başında gelmektedir.

Bitmek bilmeyen ve zamanla daha kötüye giden bir öksürük, kalıcı göğüs ağrısı, kan tükürmek, nefes darlığı, hırıltı, sık zatürre veya bronşit olması ve geçmemesi, boyun ve yüzde şişlik, iştahsızlık, kilo kaybı, yorgunluk gibi belirtiler gözlenir.

Düşük doz bilgisayarlı tomografi tekniği, normal bilgisayarlı tomografi programlarına göre hastaya daha az radyasyon vererek incelemeyi gerçekleştiren, ancak teşhis için yeterli kalitede görüntü alınmasını sağlayan bilgisayarlı tomografi yöntemidir.

Akciğer kanseri tanısında tümörün neden olduğu belirtilere eşlik eden anormal radyolojik bulgular izlenir. Tümörün yeri ve büyüklüğüne, yayılımına göre tanı yöntemi değişir. Balgam sitolojisi, bronkoskopik biyopsi, iğne biyopsisi, cerrahi biyopsi yöntemleri ile örnek alınarak sitolojik inceleme yapılır.

Ağızdan öksürmekle kan gelmesi, uzun süren ve tedaviye yanıt vermeyen öksürük, akciğer kanseri riski olan bir hastada lokalize solunum seslerinin değişmesi, ses kısıklığı, tekrarlayan zatürre, akciğerde sıvı olması, radyolojik olarak yer kaplayan lezyon olması tanı amaçlı bronkoskopi yapılmasını gerektiren durumlardır.

Akciğer kanserinin yayılımını belirlemek, evreleme ve tedaviyi planlamak için PET CT görüntüleme yapılarak tedavi şekline karar verilir.

Akciğer Kanserinde erken evrede en iyi tedavi yaklaşımı cerrahidir.